|
©Türkiye Arkeolojik Yerleşmeleri - TAY Projesi
|
|
|
|
|
|
Boynuzluin |
|
|
Çizimler için tıklayın...  |
Fotoğraflar için tıklayın...  |
|
Türü:
|
Mağara |
|
Rakım:
|
270 m |
|
Bölge:
|
Akdeniz |
|
İl:
|
Antalya |
|
İlçe:
|
Merkez |
|
Köy:
|
Yağca |
|
Araştırma Yöntemi:
|
Yüzey Araştırması |
|
Dönem:
|
Son |
|
|
|
  |
|
| Yeri: Antalya il merkezinin 30-31 km kuzey-kuzeybatısında; Karain Mağarası'nın 1 km kadar kuzeydoğusunda; Öküzini Mağarası'nın yaklaşık olarak 250 m kuzeybatısındadır. |
| Konumu ve Çevresel Özellikleri: Yukarıda adı geçen diğer iki mağara gibi; Katran Dağı'nın doğu yamacına doğal olarak oyulmuştur. Hemen altındaki ovadan 45 m yüksekte olan mağara Kırkgöz su kaynaklarına çok yakındır. Günümüzde kapalı olan ağzı güneye doğru açılmaktadır. Bu özelliklerinden dolayı yerleşmeye çok uygun olduğu söylenebilir. Mağara; çok küçük bir ön oda ile beraber üç boşluk halindedir. Mağaranın esas ağzı da ilk ön odaya açılmaktadır. Bu ilk küçük boşluktan ana yaşam alanı olan ikinci boşluğa geçilmektedir. Bu boşluk da kuru duvar tekniğinde inşa edilmiş bir duvarla ikiye ayrılmaktadır. Zamanla yukarıdan damlayan kireçli sularla çimentolaşmış olan bu duvarlar; büyük bir set görünümünü almıştır. II. boşluğun "a" olarak isimlendirilen batı kısmı; yaklaşık 25-30 cm kalınlığında bir kültür toprağına sahiptir. Mağaranın en arkadaki üçüncü boşluğu ise balkon şeklindedir ve daha yüksekte yer almaktadır. Sarkıt dikitler ve kristallerle dolu bir oluşum olan bu son boşlukta oturulmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca II. boşluğa bağlı küçük girintiler de görülmüştür. |
| Tarihçe: |
| Araştırma ve Kazı: 1990 yılında Karain kazısı ekibinden; mağaracı P. Lacroix tarafından bulunmuştur. Ağzı tamamen kapalı olan mağaranın bulunuşu; bu araştırmacının mağara önündeki iki adet keçiboynuzu ağacını saptamasına bağlanabilir (Bu nedenle; Boynuzluin adı verilmiştir). Mağaranın içindeki nemli havadan etkilenerek büyüyen bu ağaçların hemen yanında; yaklaşık bir günde açılan ve ancak bir kişinin geçebileceği bir delikle; mağaranın esas girişinin doğusundaki ön odaya ulaşılabilmiştir. Lacroix'nın; kazı ekibi içinde Bibiş adıyla çağrılmasından dolayı; Karain kazısı ekibi bu mağarayı Bibiş Mağarası ya da Bibişini olarak da isimlendirmiştir. Mağaranın olduğu mevkiin yerel bir ismi yoktur. |
| Tabakalanma: Boynuzluin Mağarası'nda henüz kazı yapılmadığı için bir tabakalanmanın var olup olmadığı bilinmemektedir. |
| Buluntular: Mimari: Mağaranın II a boşluğunda; ateş izlerinin; kül kalıntılarının olduğu ocak yerleri vardır. Bu ocakların ön kısmı birkaç sıra taşla çevrilmiştir. Çanak Çömlek: Aynı boşlukta; yüzeye dağılmış olarak çanak çömlek parçaları ile iki tüm kap bulunmuştur. Bu kaplardan biri; kaba hamurdan yapılmıştır. Biri düz ağızlı; dibe doğru daralan düz dipli sığ bir kasedir. Bir diğeri ise basit yuvarlak ağızlı; sığ gövdeli fincandır. İlk kabın benzerleri Karain Mağarası'nda Son Kalkolitik Çağ tabakasında bulunmuştur. Bu ön analizlerden yola çıkılarak bu çömleklerin şimdilik Son Kalkolitik Çağ'a tarihlenebileceği ileri sürülmektedir [Taşkıran 1994:229]. |
| Kalıntılar: |
| Yorum ve tarihleme: Mağara; olasılıkla Son Kalkolitik Çağ'da; deprem ile oluşan bir göçük ile kapanmıştır. II. boşluğunda yer alan duvarlar; mağaranın bir ev gibi bölümlere ayrıldığını göstermektedir. Paleolitik-Neolitik Çağ'da yerleşilip yerleşilmediği ancak bir kazı ile anlaşılacaktır. Mağaranın tabanında veya önünde; bu çağların var olduğunu gösterebilecek bulgular yoktur. |
