©Türkiye Arkeolojik Yerleşmeleri - TAY Projesi


Palanlı Pirun Sığınağı

Çizimler için tıklayın...

maps

Fotoğraflar için tıklayın...

Palanlı Pirun Sığınağı
Türü:
Kaya Sığınağı
Rakım:
m
Bölge:
Güneydoğu Anadolu
İl:
Adıyaman
İlçe:
Merkez
Köy:
Palanlı
Araştırma Yöntemi:
Yüzey Araştırması
Dönem:
EP

     


Yeri: Bu kaya sığınağının Adıyaman il merkezinin yaklaşık 8-9 km kuzey-kuzeydoğusundaki Palanlı Köyü ile daha güneyde yer alan Pirun Köyü arasında Değirmendere'nin aktığı Palanlı Vadisi'nde olduğu ileri sürülmektedir. Kaya sığınağının eski Adıyaman-Malatya karayolu üzerinde olduğu bildirilmekteyse de kesin olarak tam yeri; hiç bir yayında belirtilmemiştir. Palanlı Keçiler Mağarası olarak Bostancı ve Anati tarafından bilim dünyasına tanıtılan mağara ile bu kaya sığınağının aynı yer olmadığı düşüncesi ile bu sığınak çalışmamızda ayrı bir buluntu yeri olarak tanıtılmıştır (Diğer yerleşme yeri için bak. Keçiler Mağarası) Türkiye'de ilk bulunan kaya resimleri olması açısından önemi büyük olan bu resimlerin bulunduğu olasılıkla kaya sığınağı olan kaya kütlesinin yerinin daha sonraki araştırmalarla bulunmamış olması Türkiye arkeolojisi için büyük kayıptır.
Konumu ve Çevresel Özellikleri: Bölge çok dağlıktır. Çevrede birçok su kaynağı bulunmaktadır. Kaya sığınağının yeri gibi boyutları ve diğer özellikleri de verilmemiştir. Sığınağın üç bölümü olduğu; bunlardan ikisinde üzerinde kazıma tekniği ile yapılmış resimlerin var olduğu bildirilmektedir.
Tarihçe:
Araştırma ve Kazı: 1938 yılında E. Pittard; Şevket Aziz Kansu; Hamit Zübeyr Koşay tarafından eski Adıyaman-Malatya karayolu üzerinde olasılıkla Pirun yakınlarındaki yöresel adı olmayan bir kaya sığınağının (bazı yayınlarda mağara olarak da tanıtılmaktadır) iki bölümünün duvarında kazıma tekniğiyle; bazıları birbirinin üstüne çizilmiş olan şematik hayvan figürlerinden ibaret olan resimler tesbit edilmiş ve bu üç bilim adamı tarafından bilim dünyasına tanıtılmıştır [Pittard 1939:res.1-2]. Resmin olduğu kayalık 1938 yılından sonra birçok bilim adamı tarafından da aranmış; belki kayalık kütlenin doğa şartlarından devrilmesinden ya da zaman içinde çeşitli etkenlerle resimlerin silinmesinden dolayı bir türlü resimler ve dolayısıyla kaya sığınağı bulunamamıştır. Anati'nin araştırmalarında Keçiler Mağarası'nda da bu resimlere tesadüf edilmemiştir. Anati daha önce yayınlanan bu resimlerin kesinlikle Keçiler Mağarası'nda olmadığı kanısındadır [Anati 1968:29]. Kökten; kaybolan resimlerin Pirun yakınında Palanlı Köyü'nde olduğunu belirtmesine karşıt; Kansu çeşitli yayınlarında resimlerin yeri hakkında bir fikir vermemektedir. Yalnız ayrım çizgileri ile çizilen keçi resimlerinden alttakiler daha eski üsttekiler ise daha yeni bir evreye aittir [Kansu 1946:res.53]. Pittard; bunların Magdalénien'e ait mağara resimlerini andırdığını belirtmekte; fakat tarihlendirmelerini kesin olarak yapmamaktadır [Pittard 1938:3; Pfannenstiel 1941:18]. Bittel hayvan resimlerinin Önasya'da yaşayan yaban keçilerine Capra bircus L. veya Capra aegagrus'a ait olabileceğine dikkati çekmektedir [Bittel 1950:15]. Anati ise; resimlerin şematik bir biçimde gösterilmelerinden dolayı; her ne kadar bu resimlerin Ürdün Platosunda Kilwa'da Paleolitik ve Neolitik Çağ kaya resimleri ile karşılaştırılabileceklerini belirtmekteyse de genelde bunların daha geç bir tarihte yapılmış olabileceklerine de dikkat çekmektedir. Başta Pittard; Kansu olmak üzere Kökten ve Bostancı resimlerin hangi çağa kesinlikle ait oldukları konusunda bir yorum yapmamaktadır. Kansu; Kuzey Afrika ve İspanya'nın Üst Paleolitik Çağ kaya üzeri resimlerine çok benzediğini iddia etmektedir [Kansu 1971:217-218].
Tabakalanma:
Buluntular: Kaya sığınağının içinde veya önünde herhangi bir yontma taş buluntu ele geçip geçmediğinden hiç bahsedilmemektedir. 1938 yılında yöreye gelen araştırmacıların buna yönelik bir yüzey araştırması yapıp yapmadıklarını da bilmiyoruz.
Kalıntılar:
Yorum ve tarihleme:


Liste'ye