©Türkiye Arkeolojik Yerleşmeleri - TAY Projesi


Altındere / Avratlar

Çizimler için tıklayın...

maps

Fotoğraflar için tıklayın...

Altındere / Avratlar
Türü:
Tekil Buluntu Yeri
Rakım:
85 m
Bölge:
Akdeniz
İl:
Hatay
İlçe:
Merkez
Köy:
Merkez
Araştırma Yöntemi:
Yüzey Araştırması
Dönem:
AP

     


Yeri: Antakya il merkezinin batı kesiminde yer alan; aşağı kısmı kentin kenar mahalleleri arasından geçen; Altındere/Avratlar Deresi'nin; hemen batısında kalan tarlaların içindedir. Gündüz Caddesi'nde Altınçay Kapısı olarak bilinen yerdedir.
Konumu ve Çevresel Özellikleri: Paleolitik Çağ aletleri; Altındere'nin yakınındaki tarlaları örten sığ toprak örtüsünün altında bulunan ve kalınlığı 1 m civarında olan bir kumlu çakıl tabakası içinde ele geçmektedir. Tarlalar sürüldükce devamlı yeni alet çıktığı görülmüştür. Kansu; aletlerin çıktığı sekinin; köprünün olduğu yerdeki dere su düzleminden yaklaşık 13-15 m yüksekte olduğunu bildirmektedir. Kenti terkettikten sonra Asi Nehri'ne kavuşmakta olan derenin yazları kuruduğu tespit edilmiştir. Buluntu yeri günümüzde modern yerleşme tarafından tahrip edilmiştir.
Tarihçe:
Araştırma ve Kazı: Bu sekide birkaç araştırmacı yüzey toplaması yapmıştır. İlk olarak 1943 yılında Nurettin Can; dere yatağındaki kum tabakaları içinden; yüzeyden 130 cm altta; iki adet iki yüzeyliyi bularak Altındere'yi arkeoloji dünyasına tanıtmıştır. Enver Bostancı ve Muzaffer Şenyürek tarafından; 1957-1960 yılları arasında bu sekide yapılan araştırmalarda; içlerinde iki yüzeyliler de (el baltaları) bulunan pek çok alet toplanmıştır. Bu toplamaların sistemli olmamasından dolayı buluntu yoğunluğu bilinmemektedir. Toplamada olasılıkla iki yüzeyliler tercih edilmiştir. Bu açıdan başka tipte aletlerin var olup olmadığından pek bahsedilmemektedir.
Tabakalanma:
Buluntular: Can; tarafından bulunmuş iki yüzeyliler (el baltaları) armut biçimlidir. Birisi koyu sarı; diğeri ise açık sarı renkte çakmaktaşından yapılmışlardır. Her ikisi de patinalıdır. Birinin vurma yüzünde ve yontma yüzünün üst kısmında korteks kalmıştır. Aletleri gören Şevket Aziz Kansu bunların Micoquien iki yüzeylilere benzetmiştir [Kansu 1945b:293-294; res.1]. Yalçınkaya ise bu yorumun bu şekilde yapılmasının henüz çok erken olduğuna dikkat çekmektedir [Yalçınkaya 1985:425]. İki yüzeylilerden birisinin boyutu 7.3x6.7x2.8; diğerinin ise 7.1x6.6x3.2 cm'dir. Can; ayrıca; yine çakmaktaşından yapılmış 5.9 cm uzunluğunda bir yan kazıyıcı bulmuştur. Kansu; N. Can'ın bir Chelléen (Abbevillien) el baltası da bulduğunu bildirmektedir [Kansu 1947:227;229; şek.1B]. Kansu bu baltanın boyutları olarak 12.2x8.4x3.5 cm ölçülerini vermektedir. Bostancı ve Şenyürek de kargı ucu ve yürek biçiminde iki yüzeyliler; Clacton ve Levallois tekniğinde yongalanmış yongalar bulmuşlardır. Aletlerin tarihlenmesinde genel kanı; Üst Acheuléen'in çok az Micoquien eğilimi gösteren geç bir safhası olduğudur. Şenyürek Antakya Bölgesi'nde; Üst Acheuléen kültürü yaşayan insanların; iki yüzeyliler (el baltası) dışında; Clactonien ve Levalloisien teknikte yongalar yaptıklarını ileri sürmektedir. Aletler buraya sürüklenerek gelmişlerdir. Tomsky bu yerde son Aşölyen'in varlığına işaret etmektedir.
Kalıntılar:
Yorum ve tarihleme:


Liste'ye