©Türkiye Arkeolojik Yerleşmeleri - TAY Projesi


Kanal Mağarası

Çizimler için tıklayın...

maps

Fotoğraflar için tıklayın...

Kanal Mağarası
Türü:
Mağara
Rakım:
30 m
Bölge:
Akdeniz
İl:
Hatay
İlçe:
Samandağ
Köy:
Mağaracık
Araştırma Yöntemi:
Kazı
Dönem:
OP ÜP

     


Yeri: Antakya il merkezinin güneybatısındaki Samandağ İlçesi'nin kuzeybatısındaki Mağaracık Köyü yakınındadır. Musa Dağı'nın denize bakan yamaçları üzerinde olup Akdeniz'den yaklaşık 300 m uzaktadır. Akdeniz'in bugünkü seviyesinden ise 20 m yüksektedir. Kanal Mağarası ile Merdivenli Mağara arasında 500 m kadar bir uzaklık bulunmaktadır. Roma su kanalının çok yakınında yer almaktadır. Kanalın denize doğru aktığı istikametde durulursa mağaranın ağzının sol tarafta; dip kısmının da sağ tarafta kaldığı gözlenmektedir.
Konumu ve Çevresel Özellikleri: Musa Dağı'nın güney yamacında yer alan Mağaracık Köyü civarında; Kanal Mağarası ile birlikte Merdivenli Mağara; İkinci Mağara gibi arkeolojik bilimsel kazısı yapılan mağaralar ile henüz kazılmayan mağara ve kaya sığınakları bulunmaktadır. 1:100.000 ölçekli haritada bile gösterilen tüm mağaralar Helvetian kalkerleri içine açılmışlardır. Bunlardan biri olan Kanal Mağarası Roma Çağı kenti olan Selevkia kentinde yaşayanların dolmakta olan limanlarını kurtarmak için açtıkları su kanalının tahribinden kısmen kurtulmuştur. Mağaranın boyutları konusunda bir bilgi verilmemektedir. Yalnız ağzının üçgen biçiminde ve küçük olduğunu öğrenmekteyiz. Mağara Enver Yaşar Bostancı tarafından; orta kısmı kanal tarafından yok edildiği için Kanal Mağarası olarak adlandırılmıştır. Olasılıkla bu tahribattan dolayı günümüzde bir mağaraya pek benzememektedir. Bu konuya Minzoni-Deroche'da dikkati çekmekte ve bu yerin bir mağara olmadığını bildirmektedir.
Tarihçe:
Araştırma ve Kazı: İlk defa 1966 yılında tespit edilmiş; 1966; 1967 ve 1969 yıllarında kazılmıştır. Bu bilimsel kazıyı E.Y. Bostancı yönetmiştir. Kazı mağaranın (?) ön ve açıkta olan kısmında gerçekleştirilmiştir. Bostancı VI. seviyeye kadar ulaşıldığını söylemekle beraber tabakalar hakkında somut bir bilgi vermekten kaçınmaktadır. Hangi tabakanın hangi çağa ait olduğu anlaşılamamaktadır. Üst Paleolitik Çağ'a tarihlenen tabakanın toprağının terra rosa denilen demiroksitli karışımlı bir topraktan oluştuğu; bazı tabakalarda farklı farklı kotlarda kum katmanlarının da var olduğu söylenmektedir. Üst Paleolitik Çağ'ın kurak bir iklimde geçtiği ileri sürülmektedir. En alttaki VI tabaka ise çok serttir. Riss-Würm buzularasında Akdeniz'in günümüz su seviyesinden 15 m daha yukarda olmasından dolayı mağaranın o devirde Akdeniz'e çok yakın bir konumda olduğu kabul edilmektedir. Minzoni-Deroche ise kültür birikintisinin su erozyonu ve sedimantların meyildeki hareketleri sonucunda depolanmış; çimentolaşmış ve karışmış dolgudan ibaret olduğunu kabul etmektedir [Minzoni-Deroche 1993:149]. Olasılıkla kazılardaki tabaka karışıklığını bu olaya bağlayabiliriz.
Tabakalanma:
Buluntular: İlk deneme açması açıldığında Kanal Mağarası'nın ağzında bir Üst Paleolitik Çağ Aurignacien kültürünün bulunduğu yüzey toplamalarında anlaşılmıştı. Kazının devam etmesi ile daha altta Orta Paleolitik Çağ özellikleri gösteren yonga aletlerin çıkışı mağarada bir Orta Paleolitik Çağ yerleşmesinin varlığını olasılıkla işaretlemiştir. Üstteki tabakada Üst Paleolitik Çağ'ın başlangıcına tarihlenen dilgi üzerinde uç kazıyıcılar; yuvarlak kazıyıcılar; iki taraflı dilgi kazıyıcılar; dik kazıyıcılar; dilgi ve yongalar üzerinde kalemler; arkası kütlendirilmiş Chatelperonien tipi bıçaklar; Font Yves uçlar; işlenmiş dilgiler; çekirdekler gibi aletler bulunmuştur [Bostancı 1967a:29-31]. Bostancı alet ve artıkların sayısının 20.000'e (?) ulaştığını söylemektedir. Aurignacien seviyenin altında yonga kültürü vardır. Bu Levalloiso-Moustérien seviyesinde yan kazıyıcılar ve Moustérien uçlar görülmektedir. Bunların bazıları işlenmiştir. Levalloiso-Moustérien seviyesinin (olasılıkla III ve IV.tabakalar) çok sert kırmızı bir topraktan ibaret olduğu anlaşılmıştır. En altta çimentolaşmış tabakayı temsil eden VI. tabakada; mağaranın ön kısmında; B karesinde çakmaktaşından yapılmış Acheuléen tipinde bir adet iki yüzeyli (el baltası); onun altında da Moustérien tipinde uç bulunmuştur. Bostancı bu buluntulara dayanarak en alt seviyede Acheul-Levallois-Moustérien kültürün olduğunu iddia etmektedir. Bu kanısını kuvvetlendirecek başka buluntuların varlığından bahsedilmemektedir. Mağaranın Üst Paleolitik Çağ'a tarihlenen tabakasında alt çene azı dişi ile Orta Paleolitik Çağ'a tarihlenen tabakasında 9 yaşındaki bir erkek çocuğa ait olduğu kabul edilen bir üst çene köpek dişi; mağaranın fosil insan kalıntılarını teşkil etmektedir. Aynı zamanda bu tabakalarda memeli hayvanlara ait birçok fosil kemikte ele geçmiştir. Kazı başkanı bu buluntulara da ayrıntılı bir şekilde değinmemektedir. Minzoni-Deroche ise kazılardan çok sonra karışık bir şekilde 1.468 adet yontma taş parçayı bu alanda toplamıştır. İçlerinde küçük yuvarlak uç kazıyıcılar; yan kazıyıcılar; dilgi üstünde kalemler; deliciler vd. gibi Üst Paleolitik'e tarihlenen aletler bulunmaktadır. Orta Paleolitik Çağ'a tarihlenebilecek aletlerden pek bahis açmamaktadır.
Kalıntılar:
Yorum ve tarihleme:


Liste'ye