©Türkiye Arkeolojik Yerleşmeleri - TAY Projesi


Habusu Körtepe

Çizimler için tıklayın...

maps

Fotoğraflar için tıklayın...

Habusu Körtepe
Türü:
Höyük
Rakım:
812 m
Bölge:
Doğu Anadolu
İl:
Elazığ
İlçe:
Merkez
Köy:
İkizdemir
Araştırma Yöntemi:
Kazı
Dönem:
İlk

     


Yeri: Elazığ'ın yaklaşık 44 km uzağında; İkizdemir (Habusu) Köyü'nün 1 km kadar doğusunda yer alır. Altınova höyüklerinden Korucutepe'nin 1 km kadar batısında; Norşuntepe'nin ise 4 km kadar kuzeydoğusundadır. Höyük; Elazığ-Bingöl eski karayolunun iki tarafında kalır; demiryolu yapımı sırasında ikiye bölünmüştür; bu nedenle kuzeydeki Habusu Körtepe I (Kodu 0 55/8); güneydeki ise Habusu Körtepe II (Kodu 0 55/9) olarak adlandırılmıştır.
Konumu ve Çevresel Özellikleri: Höyük; tahribat öncesindeki ilk şekliyle kuzeyden güneye 240; doğudan batıya 130 m boyutlarındadır. Ova düzleminden yüksekliği 4.5 m kadardır.
Tarihçe:
Araştırma ve Kazı: Keban Baraj Gölü altında kalacak yerleşmeleri kurtarma projesi kapsamında; 1967 yılında R. Whallon ile S. Kantman tarafından gerçekleştirilen yüzey araştırmaları sırasında araştırılmış; 1972 yılında Berlin Üniversitesi Önasya Arkeoloji Enstitüsü'nden H. Hauptmann başkanlığında; Norşuntepe ekibince kazılmıştır.
Tabakalanma: Yüzey araştırmaları sırasında İlk Demir Çağı'ından başlayarak İlk Tunç Çağı; Son Kalkolitik; İlk Kalkolitik ve Neolitik'e kadar tüm evreler saptanmakla birlikte; kazı yalnızca İlk Kalkolitik tabakalarda gerçekleştirilmiştir. Demiryolu tahribatı sonrasında İlk Kalkolitik tabakaların açığa çıktığı kuzey höyük alanı; kazı alanı olarak seçilmiş ve burada bir sondaj çalışması gerçekleştirilmiştir. 9x4 m boyutlarındaki sondajın bir metrelik İlk Kalkolitik dolgusunda dört tabaka saptanmıştır [Hauptmann 1973a:47-48].
Buluntular: Mimari: En üstteki 1 no'lu tabakada yaklaşık 0.50 m genişliğinde bir kerpiç duvar kalıntısı ile yuvarlak bir ocak yeri bulunmuştur. 1.70/1.95 m çapındaki ocağın tabanı çanak çömlek parçalarıyla kaplıdır; bunun üstü ise kil sıvalıdır. Altındaki 2. tabakada ortaya çıkarılan kerpiç tuğla duvarların; iki odalı bir evin güney köşesini oluşturdukları saptanmıştır. Dikdörtgen bir ocak ile bir döşeme kalıntısı 3. tabakada bulunan yegane yapı öğelerini oluşturur. 4. tabakada ortaya çıkarılan kerpiç duvarların nasıl bir yapıya ait olduğu anlaşılamamıştır [Hauptmann 1973a:47; 1976a:25-26]. Çanak Çömlek: Habusu Körtepe İlk Kalkolitik çanak çömleği bir bütün olarak ele alındığında çoğunluğunu; saman ve iri kum katkılı; kalın cidarlı; açık kahverengi; koyu kahverengi; açık ya da koyu gri renkler arasında değişen yüzeyli kapların oluşturduğu görülür. Biçimlerde; yuvarlak karınlı; boyunlu ve "S" profilli çömlekler ve büyük çömlek küpler baskındır. Bezekler; dikey kertikli ya da parmak izleriyle bezeli kabartma yatay şeritler şeklindedir; kaplarda tipik olan; yumru tutamaklar ya da yatay kulplardır. Halaf türü boya bezekli çanak çömlekler çok küçük parçalar halinde ele geçmiştir. Çok seyrek olarak ince hamurlu; koyu kurşuni ya da siyah renkli parçalara rastlanmaktadır [Hauptmann 1973a:47; 1976a:26]. Kil: Pişmiş topraktan ağırşaklar ve steatopik özellikte bir kadın idolü bulunmuştur [Hauptmann 1973a:48; 1976a:26]. Yontma Taş: Obsidiyenden yapılma uzun; geniş saplı; üçgen bir okucu yontma taş alet endüstrisinin en ilginç parçalarından biridir [Hauptmann 1973a:48; 1976a:26]. Kemik/Boynuz: Kemik aletler bulunmuştur. Hayvan Kalıntıları: Hayvan kemiklerinin %95'ini evcil hayvanlar oluşturur. Koyun ve keçi birlikte ilk sırayı alır; bunu sığır; domuz ve köpek izler. Av hayvanları arasında en sık rastlanan ulugeyik ve yaban domuzudur; bulunan yabani sığırı (Bos primigenius) ve bizon kemikleri her iki hayvanın da Altınova'da yaşadığını göstermektedir [von den Driesch 1976:27-31]. Bitki Kalıntıları: 3. tabakada ortaya çıkarılan döşemenin üstünde kömürleşmiş halde tahıllar ele geçmiştir [Hauptmann 1973a:47]. Diğer: Ele geçen sekiz tatlısu midyesinden beşinin açkılama işinde kullanıldığı saptanmıştır [von den Driesch 1976:28].
Kalıntılar:
Yorum ve tarihleme: Habusu Körtepe'de; bir yıllık kazı çalışmaları sonucu; İlk Kalkolitik kültürün Anadolu ve Mezopotomya ilişkileri tam olarak aydınlanamamışsa da yerleşmenin; çanak çömlek açısından; Altınova'daki diğer Kalkolitik yerleşmeler ile tam bir uyum halinde olduğu ortaya çıkmıştır [Hauptmann 1976a:26].


Liste'ye