©Türkiye Arkeolojik Yerleşmeleri - TAY Projesi


Antandros

Çizimler için tıklayın...

maps

Fotoğraflar için tıklayın...

Antandros
Türü:
Kent
Rakım:
m
Bölge:
Marmara
İl:
Balıkesir
İlçe:
Altınoluk
Köy:
Avcılar
Araştırma Yöntemi:
Kazı
Dönem:
Klasik Geometrik Arkaik

     


Yeri: Troas Bölgesi'nde yer alan Antandros, Edremit Körfezi'nin kuzeyinde, İda Dağı'nın güney eteklerinde, Altınoluk Beldesi'nin 2.5 km doğusunda, denize dik inen 215 m rakımlı Kaletaşı Tepesi'nin zirvesinde ve batı yamaçlarında konumlanmıştır [Polat 2003:21].
Konumu ve Çevresel Özellikleri:
Tarihçe:
Araştırma ve Kazı: Antandros Kenti, 1842 yılında H. Kipert'in Avcılar Köyü'nde, cami duvarında Antandros isminin geçtiği bir yazıt bulması sonucunda saptanmıştır. 1881 yılında ise H. Schliemann Dervent Tepe'de eni ve boyunun 1000 m olduğunu tahmin ettiği bir şehir yerleşmesi saptamıştır. 1888 yılında Kipert, Fabricus ile geri dönüşü sırasında Antandros isminin geçtiği ikinci bir yazıt bulmuştur. 1959 ve 1968 yıllarında kenti iki kez ziyaret eden J.M. Cook, Dervent isminin geçitler için kullanılan bir isim olduğunu belirlemiş ve buradaki bir geçite işaret ettiğine dikkat çekmiştir. İlk kazı çalışmaları 1991 yılında B. Yalman başkanlığında başlatılmış ve kurtarma kazısı niteliğineki bu çalışmalar aralıklı olarak 1995 yılına kadar devam etmiştir. 2000 yılında Ege Üniversitesi'nden G. Polat başkanlığındaki ekibin yaptığı yüzey araştırmasında tekrar incelenen yerleşmede, aynı ekip tarafından 2001 yılında yeniden kazı çalışmaları başlatılmıştır [Polat 2002:154-159].
Tabakalanma: Yerleşim yerinde yapılan sondajlarda MÖ geç 8. binyıldan, MS 6. binyıla kadar kesintisiz bir yerleşimin varlığı tespit edilmiştir. 6-7. binyılda yavaş bir terk edilişe sahne olan yerleşme MS 10. binyılda zayıf bir yerleşime ev sahipliği yapmıştır. Nekropol çalışmlarında da, yerleşim yerindeki sonuçları destekleyen verilere rastlanmıştır. Nekropolün ilk kullanım evresi MÖ geç 8. binyılda başlamış ve kesintisiz bir şekilde MÖ 1. binyıla kadar devam etmiştir. Nekropol alanı, MS 5. binyılda yerleşim alanı olarak kullanılmıştır.
Buluntular: Mimari: 2000 yılında gerçekleştirilen yüzey araştırması sonucunda, Kaletaşı Tepesi'nde 2.7 m genişliğinde sur ile çevrili olan yerleşme tespit edilmiştir. Buradan ele geçen en erken seramik örnekleri arasında MÖ geç 5. yüzyıla ait olanlar vardır. 2001 yılı kazıları sonunda ise, Edremit Çanakkale karayolunun hemen kuzeyinde yer alan alanda, kentin yerleşim alanına dair önemli veriler sağlanmıştır. Bu alandan MS 5-6. yüzyıldan, MÖ 8. yüzyıla kadar giden seramik buluntulara ve konut mimarisi ile ilişkili duvarlara rastlanmıştır. Bu alandan ele geçen Aiol gri seramiklerinin bulunması, Antandros'un MÖ 8. yüzyılda Aiol kolonizasyonu sonucunda kurulmuş olabileceğini ortaya koymuştur [Polat 2002:154-159]. Yine 2001 kazılarında MÖ 8. yüzyılın ikinci yarısına ait, üzerinde yaklaşık 15 cm kalınlığında bir yanık tabakasının yer aldığı bir tabana rastlanmıştır. Taban üzerinde in situ durumda, çoğunluğu gri perdahlı seramiklerin oluşturduğu seramiklerin yanında Protokorinth seramikler ve Doğu Yunan Geç Geometrik seramikleri de ele geçmiştir [Polat 2003:24]. Yol üstü açması adı verilen halk yerleşiminde 2002 yılında yapılan çalışmalarda 6.32 m seviyesinde sıkıştırılmış ve geçirdiği yangın sonrası pişmiş toprak tabaka halini almış, üzerinde in situ malzemeler barındıran bir taban ortaya çıkarılmıştır. Bu taban, tek taş sırası korunmuş olan bir duvar ile sınırlandırılmıştır. Tabanın korunan güney bölümünde, batı kesite yakın bir alanda 32 adet pişmiş toprak ağırlık, toplu halde ele geçmiştir. Bunun yanında tabanda ele geçen seramik buluntular arasında oinokhoe, iki adet kase, çift yanma delikli kandil ve yediye yakın Khytra ele geçmiştir. Bu malzemeler ışığında yangın geçirmiş evin işliği MÖ 6. yüzyıla tarihlendirilmiştir [Polat-Polat 2004:456]. Bahsedilen evin tabanının altında 167 cm kalınlığında bir duvar ortaya çıkarılmıştır. Sahip olduğu kalınlık ile normal bir yapıya ait olmadığı anlaşılan ve denize paralel uzanan bu duvarın sur duvarı olabileceği düşünülmektedir. Bu duvar, MÖ geç 8. yüzyıla ait seramiklerin ele geçtiği seviyenin hemen üzerinde yer alması açısında da şehrin kuruluş aşamasına ilişkin önemli ip uçları sağlayacaktır [Polat-Polat 2006: 93]. Mezar: Şehrin ana nekropolü, yerleşim alanının batı kesimindeki sahil şeridinde yer alır. Nekropolde yapılan çalışmalar, bu alanın MÖ 8. yüzyıldan başlayıp, MÖ 2. yüzyıla kadar sürekli ve yoğun bir kullanıma sahne olduğunu göstermiştir. Nekropol alanında, lahit mezarlar, kremasyon mezarlar, pithos mezarlar, amphora mezarlar, kiremit mezarlar, sanduka mezarlar ve basit gömüler olarak yapılan değişik gömü tiplerine rastlanmıştır [Yağız 2003:56]. 2001 yılında ortaya çıkarılan bir lahit mezar, buluntu yönünden oldukça zengindir. İyi işçilik gösteren bloklar ile çevrilmiş olan mezarda, on üç tanesinin Attika'dan ithal edildiği anlaşılan toplam on beş kap, bir su mermeri alabastron, bir demir strigilis ve bir bronz fibula bulunmuştur. Nekropol alanının daha sonra, MS 5-6. yüzyıllarda, bir Roma dönemi yerleşmesine sahne olduğu anlaşılmaktadır [Polat 2002:154-159]. Çanak Çömlek: Antandros'ta MÖ 8. yüzyılın ikinci yarısına ait tabakalarda ele geçen çaak çömleğin %80'ini gri seramik oluşturur [Polat 2002:210]. Antandros Melis Nekropolü'nde ve yerleşim alanı sektörlerinde yapılan kazılar, Doğu Yunan merkezlerinde çok sık karşılaşılan firnis bezemeli bir tür içki kabı olan İonia kaselerinin farklı tiplerinin Antandros'taki kullanımının yaklaşık olarak MÖ 7. yüzyılın ortalarından, 6. yüzyılın 3. çeyreğine kadar olduğunu ortaya koymaktadır [Zunal 2005:98]. 2009 yılında Antandros Melis Nekropolisi'nde kazılar, "Güneydoğu I - II" ve "Kuzey Genişleme" alanlarında olmak üzere üç alanda sürdürülmüştür. 2009 yılı kazılarında toplam elli mezar tespit edilmiş, bunlardan otuz dokuzu açılmıştır. Bunlara geçen yıllardan tespit edilen ancak 2009 yılında açılan üç mezar da eklenince, açılan mezar sayısı kırk ikiye yükselmiştir. Bu mezarlardan yirmi dokuzu Kuzey Genişleme alanında, yirmi biri Güneydoğu I açmasında ortaya çıkarılmıştır. 285 no'lu amphora mezar, MÖ 6. yüzyıla tarihlendirilmiş, buluntuları arasında alabastron, yarım korunmuş kadın figürini, 38 aşık kemiği, 11 deniz minaresi, amphora, mortar ve dinos yer almaktadır. 308 no'lu amphora mezar, MÖ geç 7. yüzyıla tarihlendirilmiş, buluntuları arasında amphora yer almaktadır. 310 no'lu hydria mezar MÖ 6. yüzyıla tarihlendirilmiş, buluntuları arasında hydria yer almaktadır. 311 no'lu khytra mezar, MÖ 6. yüzyıla tarihlendirilmiş, buluntuları arasında khytra yer almaktadır. 312 no'lu amphora mezar MÖ geç 7. yüzyıla tarihlendirilmiş, buluntuları arasında rozetli kase, aryballos, Korinth aryballos, Lesbos amphorası yer almaktadır. 313 no'lu kremasyon mezar, MÖ 7.-6. yüzyıla tarihlendirilmiştir. 315 no'lu urna mezar MÖ 6. yüzyıla tarihlendirilmiş, buluntuları arasında kase ve amphora bulunmaktadır. 316 pithos mezar MÖ 6. yüzyıla tarihlendirilmiş, buluntuları arasında lekythos, kapalı kap dip ve gövde parçası, aşık kemikleri, deniz kabukları, Korinth aryballos, pithoidamphora yer almaktadır. 319 no'lu pithos mezar MÖ 7.-6. yüzyıla tarihlendirilmiş, buluntuları arasında pithos, üç bronz küpe, minyatür phiale, üç deniz kabuğu yer almaktadır. 321 no'lu kremasyon mezar MÖ 7.-6. yüzyıla tarihlendirilmiştir. 323 no'lu urna mezar MÖ 7. yüzyıla tarihlendirilmiş, buluntuları arasında hydria yer almaktadır. 324 no'lu amphora mezar MÖ 7. yüzyıla tarihlendirilmiş, kotyle, amphora yer almaktadır. 325 no'lu amphora mezar MÖ 7. yüzyıla tarihlendirilmiş, buluntuları arasında protokorinth aryballos, İonia kasesi, amphora yer almaktadır. 326 no'lu kremasyon mezar MÖ 7. yüzyıla tarihlendirilmiştir. 327 no'lu amphora mezar MÖ 7.-6. yüzyıla tarihlendirilmiş, buluntuları arasında amphora yer almaktadır. 328 ve 329 no'lu kremasyon mezarlar MÖ 7.-6. yüzyıla tarihlendirilmiştir [Polat et al. 2011: 104-110]. Güneydoğu I açmasında tespit edilen mezarlar arasında buluntu açısından en zengin mezarlar pithoslar oluşturmaktadır. Özellikle MÖ 600-575 yıllarına tarihlenen 278 no'lu pithos mezar önemlidir. Buluntuları arasında beş aryballos, dört amphoriskos, oturan kadın figürini, alabastron, küçük kemik çizme, demir kolye ucu, bronz yüzük, üç boncuk, dört skarabeus, aslan formunda iki yüzük taşı-mühür, kapaklı pyksis, minyatür krater, minyatür skyphos, iki kase, aşık kemikleri, altı deniz kabuğu ve pithos yer almaktadır. Bunun dışında MÖ 7.-6. yüzyıllar arasına tarihlenen birçok mezar bulunmuştur [Polar et al. 2011: 114]. 2010 yılında Melis Nekropolisi'nde toplam 36 mezar tespit edilmiş, bunlardan 33'ü açılmıştır. Önceki yıllarda tespit edilen ve bu yıl açılan 3 mezarda eklenince, açılan toplam mezar sayısı 36'ya çıkmıştır. Kuzey Genişleme'de dördü amphora olmak üzere, beş ikincil kremasyon, kythra ve amphoraya yapılmış iki bebek gömüsü, üç birincil kremasyon, bir pithos, bir pithoidamphora, iki lahit mezar ve bir basit gömü olmak üzere 15 mezar açılmıştır. 338 no'lu kremasyon mezar burada ilk kez karşılaşılan bir gömüt şeklidir. Başka bir alanda yakılan bireyin kemikleri bir araya toplandıktan sonra bir çukur açılmış kemikler bu çukurun içerine doldurulmuş etrafı taşlara çevrildikten sonra üzeri, MÖ 6. yüzyılın ikinci çeyreğine ait bir orientalizan meyve tabağı ile kapatılmıştır. Güneydoğu II açmasında iki pithos, 6 amphora, bir çatı kiremiti, beş basit toprak gömü ile altı urne, iki birincil kremasyon ve bir lahit olmak üzere toplam 23 mezar açığa çıkarılmıştır [Polar et al. 2012:282-285]. Figürin: Antandros nekropolünde ve yerleşim yeri sektörlerinde sürdürülen çalışmalar ele geçen figürinler MÖ 5. yüzyıldan, MÖ 1. yüzyıla kadar süren bir dağılım göstermektedir. Ele geçen Aphrodite ve Kybele figürinleri Antandros'ta bu tanrıçalara adanmış bir kültün olabileceğini düşündürmektedir [Başak 2005:80-81; Çokoğullu 2004:78-79].
Kalıntılar:
Yorum ve tarihleme: 1991-95 yılları arasında yapılan kurtarma kazılarında açığa çıkarılan mezarlar, bu alanının MÖ 7. yüzyıldan, MÖ 2. yüzyıla kadar kullanılmış olduğunu ortaya koymuştur. 2000 yılında yapılan yüzey araştırması sonucunda ise, Kaletaşı Tepesi'nde en azından MÖ 6. yüzyılda başlayan ve kesintisiz bir şekilde MS 5-6. yüzyıla kadar süren bir yerleşmenin varlığı saptanmıştır.


Liste'ye