©Türkiye Arkeolojik Yerleşmeleri - TAY Projesi


Sergios-Bakkhos Kilisesi (Küçük Ayasofya)




Çizimler için tıklayın...

maps

Fotoğraflar için tıklayın...

Sergios-Bakkhos Kilisesi (Küçük Ayasofya)

Türü:
Kilise
Plan Tipi:
Merkezi Plan
Yapım Tarihi:
531 - 536
Evre:
Erken
Araştırma Yöntemi:
Araştırma Kazı Restorasyon
Rakım:
5

Bölge:
Marmara
İl:
İstanbul
İlçe:
Fatih
Köy:
Küçük Ayasofya Mah.
Antik Adı:
Konstantinopolis

     


Yeri: İstanbul İli, Fatih İlçesi, Küçük Ayasofya Mahallesi'nde, Küçük Ayasofya Camii Caddesi'nde bulunmaktadır.
Konumu ve Çevresel Özellikleri: Yapı, Marmara Denizi'ne oldukça yakın bir mevkiide konumlanmıştır. Erken Bizans Dönemi'nde yapının yakınlarında Iustinianus Limanı ve Hormisdas Sarayı bulunmaktaydı. Yapının avlusu, hemen bitişiğindeki Petrus ve Paulus Kilisesi ile ortak kullanılmaktaydı. [Kuban 1996]. Büyük Saray yapı grubuna yakın bir yerde inşa edilmiş olan Küçük Ayasofya Camii'nin yaklaşık 25 m güneyinde Marmara sahil surları, yaklaşık 180 m kuzeydoğusunda Hipodrom (2-4. yy) ve yaklaşık 200 m doğusunda ise Bukoleon Sarayı (5. yy) kalıntıları bulunmaktadır.
Araştırma ve Kazı: Yapı, günümüze dek J. Ebersolt, C. Gurlitt, A. van Millingen, R. Janin ve C. Mango gibi birçok araştırmacı tarafından incelenmiştir. 2008 yılında biten çalışmalar neticesinde kapsamlı bir restorasyon çalışması yapılmıştır.
Tanım: Mimari Evreler: 531-536 tarihleri arasında inşa edildiği tahmin edilen yapı İkonaklastik dönemde karşı akımın önemli merkezlerinden biri olmuştur [Müller-Wiener 2001:177-180]. 14. ve15. yy'larda önemli bir hac merkezidir. 16. yy'da Küçük Hüseyin Ağa tarafından camiye çevrilen yapı, 1648'de depremden zarar görmüş, 1740'da geçirdiği onarımın ardından çeşitli defalar yangın sebebiyle yeniden onarılmıştır. 1937 ve 1955 yıllarında çeşitli tadilatlar geçiren yapı [Oyhon-Etingü 1999], 1999 depreminde yeniden zarar görmüş ve 2003 yılında geniş çaplı bir restorasyon başlatılmıştır. Mimari Özellikler: Merkezde, çapraz eksedralarla genişletilmiş sekizgen planlı kubbeli bir mekan ve onu çevreleyen galerili bir dehlizden oluşmaktadır. Doğuda dışa taşkın bir apsis, batıda ise narteks bulunmaktadır [Ötüken 1997]. Kilisenin dış kontürünü oluşturan duvarların dik açılara sahip olmamasının sebebi olarak bir zamanlar yakın çevresinde bulunan çeşitli yapılar gösterilmektedir [Fletcher 1967]. Plan, yaklaşık olarak 33x28 m'dir. Dıştan görülmeyen bir kasnak üzerine oturan kubbenin dış yüzeyi basık olmakla birlikte, üzengisi aşağıdan başlayan iç kubbe daha yüksektir. Sekiz pencereli kubbenin çapı 15.85 m, yüksekliği ise 21.25 m'dir [Ünsal 2001]. Galeri katına sahip olan yapının güney tarafında Osmanlı Dönemi'nde tadilat görmüş bir merdiven bulunmaktadır. Yeşil brej ve kırmızı porfir taşından olan yapının içindeki toplam 34 sütunun 16'sı alt katta, 18'i ise galeridedir. Yapının 2003 tarihinde başlanan restorasyon çalışmalarında orijinal zeminin yaklaşık 0.7-0.8 m aşağı kodda bulunduğu ortaya çıkarılmış olmakla birlikte yapının bema kısmında içi boş bir kryptanın varlığı tespit edilmiştir [Mathews 1976:242-243, res. 29.1-29.30; van Millingen 1974:62-79, res. 21-30]. Bezeme Özellikleri: Yapı, sütun başlıkları ve frizlerdeki Geç Antik-Erken Bizans taş işçiliği ile dikkat çekmektedir. Özellikle alt katta bulunan sepet biçimli sütun başlıklarındaki bezemeler Erken Bizans sanatına geçiş izleri göstermektedir. Bu sütun başlıklarında Iustinianus'un monogramları görülmektedir [Swainson 1895]. İki katı ayıran mermer frizler antik çağ üslubundadır. Bunların arasında yapının içini dolaşan friz yüzeyinde Iustinianus ve eşi Theodora'nın yapıyı Aziz Sergios'a sunduklarını belirten bir yazı bulunmaktadır. Kilisenin resim süslemesi İkonaklastik dönemden sonra yeniden yapılmıştır [Müller-Wiener 2001]. 2003'te başlayan restorasyon çalışmaları sırasında zemini dolduran moloz arasında rastlanan yüzlerce mozaik küpü, yapının bir zamanlar mozaikle süslü olduğunu göstermektedir.
Buluntular: 2003 tarihinde başlatılan restorasyon çalışmaları sırasında zemini dolduran moloz arasında çok sayıda seramiğe, damgalı tuğlaya ve mimari parçaya rastlanmıştır. Apsisin sağ tarafında bir mezar bulunmuştur. Yine yapının sağ tarafında deniz cephesine bakan dehlizde, zemin döşemesinin altında ortasında bir haç rozeti bulunan yaklaşık 2.5-3 m uzunluğunda, 0.7x0.8 m'lik kesite sahip yekpare mermer bir arşitrav ortaya çıkarılmıştır.
Yorum: R. Krautheimer yapının Zadar'daki Sv. Donat ve Ravenna'daki S. Vitale kiliseleri ile olan benzerliğine dikkat çekmektedir [Krautheimer 1986]. B. Fletcher ise yapıyı tetrakonkos plan tipinin gelişmiş bir modeli olarak yorumlamaktadır [Fletcher 1967].
Tahribat: Son yıllardaki restorasyonlarla yapının bazı yerleri koruma altına alımış ve güneyinden demiryolunun zararlarlı etkilerine karşı düzenlemeler yapılmıştır. Restorasyon sonrası cami olarak kullanılmaya devam edilen yapının içine ses, ışık ve güvenlik sistemleri yerleştirilmiştir [TAYEx 03.09.2008].


Liste'ye